17 Haz 2019

Açılsın Pencereler

"Kendi haline yaşayıp gitmek." tabirini "Kendi dünyasından çıkmadan yaşamak."  ile değiştirmek istiyorum. Etraftakilerin birçoğu kendi dertlerinden, sorumluluklarından, acılarından,  gülümsemelerinden farklı bir dünyada yaşayamaz olmuş. Belki tutunamıyorlar gerçeklere, kayıp gidiyorlar aramızdan. Bazı hayatlar var; yanıbaşındaki pencereden dahi uzak olanlar, başını kaldırıp diğer dağların da varolduğunu göremeyenler var. 
Ne kadar eksik yaşıyoruz; doldurulmamış, kırılmış. Boşluklarımız var, kopukluklarımız, hatalarımız. Ya hep çocuk kalmış ya da hiç çocuk olmamış taraflarımız. 
Kimsenin dağını ölçümleyecek değilim sadece kendi güzel anlarımıza sahip olamıyoruz ya da kendimize, yaşımız kaç olursa olsun, hayal kurma şansı bırakmıyoruz. Mutlu olmak için bir şeylere şartlandığımız için "o" olmadan mutlu olamıyoruz. Bu bir nesne, kişi, içinde yaşanılan herhangi bir durum olabilir. O'ndan öncesi ve O'ndan sonrası ayrımı varmışçasına kendimizi kandırıyoruz. Mutluluk, dünyaya baktığımız bakış açısında saklı. Siyahlar içinde olmak yada  tozpembe hayallere dalıp gitmek değil bahsim; her rengi hissederek adım atmak ve pencereden bakmak değil bizzat içerisinde olmak. 

Sevgili kendine yazar, kendine okurum: Yolların çakıllı olması kişiyi zinde tutar, bizi yavaşlatan değil bizimle emek veren "O"lar hep bizimle olsunlar; yarınımız dünümüze telef olmasın. Unutmayın ki, bugündeyiz.
Sevgilerimle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Kadın